YENİ PROGRAMA UYGUN KONU ANLATIMLARI VE YEPYENİ TESTLER SORUMATİK.COM.TR'DE ...

Ortaokul 8. Sınıf 5. Ünite (The Internet) Konu Anlatımı - 2 (Yeni) : The Near Future Tense (Yakın Gelecek Zaman)

The Near Future Tense (Yakın Gelecek Zaman)

Gelecekte yapılması önceden kararlaştırılmış ve hazırlık yapılmış - niyetlenilmiş - eylem(ler) anlatılırken, delile dayalı tahmin(ler)de bulunurken kullanılır. Be going to (- ecek, - acak) kalıbından sonra verb (fiil) yalın haldedir. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.

I am going to have a big party. (Ben büyük bir parti vereceğim.
I am going to understand songs and films in English.
(Ben İngilizce şarkıları ve filmleri anlayacağım.)
You are going to change your mobile phone. (Sen cep telefonunu değiştireceksin.)
You are going to earn a lot of money. (Sen çok para kazanacaksın.)
He is going to do business in England. (O İngiltere'de iş yapacak.)
Hans is going to have an interview with Ronaldo. (Hans, Ronaldo ile bir röportaj yapacak.)
She is going to hitchhike round the world. (O otostopla dünya turu yapacak.)
She is going to have a baby next year. (O gelecek yıl bir çocuk sahibi olacak.)
It is going to be hard work. (Zor bir iş olacak.)
It is going to be sunny and hot during July.
(Hava temmuz ayında güneşli ve sıcak olacak.)
We are going to travel to English-speaking countries.
(Biz İngilizce konuşulan ülkeleri ziyaret edeceğiz.)
We are going to speak French fluently next year.
(Biz gelecek yıl akıcı şekilde Fransızca konuşacağız.)
They are going to rest every ten minutes. (Onlar her on dakika dinlenecekler.)
They are going to take the subway in Paris. (Onlar Paris'te metroya binecekler.)

Gelecek ifade eden adverbs of time (zaman bildiren zarf tümleçleri) kullanılır. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.

I am going to buy two sweaters next week. (Ben gelecek hafta iki kazak satın alacağım.)
I am going to get an injection soon. (Ben yakında iğne olacağım.)
You are going to give a talk this evening. (Sen bu akşam bir konuşma yapacaksın.)
You are going to go abroad two months later. (Sen iki ay sonra yurd dışına gideceksin.)
He is going to put up some posters tomorrow. (O yarın bazı posterleri asacak.)
He is going to post the letters soon. (O yakında mektupları postalayacak.)
She is going to stop smoking next week. (O gelecek hafta sigara içmeyi bırakacak.) 
She is going to work very long hours next month. (O gelecek ay çok uzun saatler çalışacak.)
It is going to rain tomorrow afternoon. (Yarın öğleden sonra yağmur yağacak.)
It is not going to be warm and sunny next month. (Gelecek ay hava sıcak ve güneşli olmayacak.)
We are going to get up at 7 o'clock tomorrow morning. (Biz yarın sabah yedide kalkacağız.)
We are going to organise a walking tour in the north of Turkey this summer.
(Biz bu yaz Türkiye'nin kuzeyinde yürüyüş turu düzenleyeceğiz.)
They are going to get married next Saturday. (Onlar gelecek cumartesi evlenecek.)
They are going to sing folk songs tomorrow. (Onlar yarın halk şarkıları söyleyecek.)
Olumsuz yapıda be + not + going to + verb kalıbı kullanılır. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.

I am not going to take money with me. (Ben yanıma para almayacağım.)
You are not going to ski down Everest. (Sen Everest'ten aşağıya kaymayacaksın.)
He is not going to work in a circus next year. (O gelecek yıl bir sirkte çalışmayacak.)
She is not going to get a letter from me next week. (O gelecek hafta benden bir mektup almayacak.)
It is not going to be warm and sunny this morning. (Hava bu sabah sıcak ve güneşli olmayacak.)
We are not going to run in fog. (Biz sisli havada koşmayacağız.)
You are not going to meet your family at the station tomorrow. 
(Siz yarın istasyonda ailenizi karşılamayacaksınız.)
They are not going to study on a project about recycling.
(Onlar geri dönüşümle ilgili bir projede çalışmayacak.)
Cümle Am, Is veya Are ile başlıyorsa soru halindedir. Aşağıdaki örnekleri inceleyiniz.

Are you going to leave at 6 o'clock tomorrow? (Sen yarın saat altıda ayrılacak mısın?)
Is Hans going to relax in his room for an hour? (Hans odasında bir saat dinlenecek mi?)
Is she going to help her mother soon? (O yakında annesine yardım edecek mi?)
Is it going to snow tomorrow? (Yarın kar yağacak mı?)
Are we going to iron at 01.00 p.m. tomorrow? (Biz yarın saat birde ütü yapacak mıyız?)
Are you going to have dinner out tomorrow evening?
(Siz yarın akşam akşam yemeğini dışarıda yiyecek misiniz?)
Are you and your mother going to take a trip to Antalya next week?
(Sen ve annen gelecek hafta Antalya'ya bir seyahat edecek misiniz?)
Question Words (Soru Kelimeleri) ile yapılan soru örneklerini de görelim.

- What are you going to do tomorrow? (Sen yarın ne yapacaksın?)
- I am going to have a party tomorrow. (Ben yarın bir parti vereceğim.)
- Who is going to have dinner with you this evening? (Bu akşam kim seninle akşam yemeği yiyecek?)
- Tom is going to have dinner with me this evening. (Bu akşam Tom benimle akşam yemeği yiyecek.)
- Where are your parents going to go this evening? (Bu akşam ailen nereye gidecek?)
- My parents are going to go to a concert this evening. (Ailem bu akşam bir konsere gidecek.)
- When is she going to go out for shopping? (O alış veriş için ne zaman dışarı çıkacak?)
- She is going to go out for shopping tomorrow. (O yarın alış veriş için dışarı çıkacak.)
- Why are you going to have a party? (Sen niçin bir parti vereceksin?)
- Because tomorrow is my birthday. (Çünki yarın benim doğum günüm.)
- What time are the students going to meet their friends at cafe?
  (Öğrenciler kafede arkadaşlarıyla saat kaçta buluşacaklar?)
- They are going to meet their friends at cafe at 4 o'clock.
  (Onlar arkadaşlarıyla kafede saat dörtte buluşacaklar.)
- Which cities are you going to visit? (Sen hangi şehirleri ziyaret edeceksin?)
- I am going to visit Ankara and İstanbul. (Ben Ankara ve İstanbul'u ziyaret edeceğim.)
- What kind of music are you going to listen to? (Sen ne tür müzik dinleyeceksin?)
- I am going to listen to classical music. (Ben klasik müzik dinleyeceğim.)
- How many sandwiches are you going to have at breakfast this morning?
  (Sen bu sabah kahvaltıda kaç sandviç yiyeceksin?)
- I am going to have a sandwich at breakfast this morning.
  (Ben bu sabah kahvaltıda bir sandviç yiyeceğim.)
- How long is she going to stay in Germany? (O Almanya'da ne kadar (süre) kalacak?)
- She is going to stay for a week in Germany. (O Almanya'da bir hafta kalacak.)
Ortaokul 8. Sınıf 5. Ünite (The Internet) Konu Anlatımı - 3 (Yeni) : Frequency Adverbs (Süreklilik Zarfları) Konu Anlatımını Okumayı Unutmayınız.

(Bu metnin her türlü yayın hakkı A. Hikmet İnce’ye aittir. Hiçbir şekilde alıntı yapılamaz ve başka bir yayında kullanılamaz. Aksi davranışta bulunanlar hakkında, hukuk büromuz her türlü yasal işlemi uygulayacaktır. Üçüncü kişilere duyurulur ...)




Bu İngilizce konu anlatımı 17,311 kez okundu.

Yorumlarınız

merve 10 Aralık 2016 11:31

çok güzel anlatılıyor zaten her yazılılarımdan önce bu siteye gireim tavsiye ederi

Yorumlarınızı buradan paylaşabilirsiniz

Konu anlatımı

İngilizce konu anlatımı Türkçe anlamlarıyla birlikte, örnek cümleler ile anlatılmaktadır.