4. Sınıf İngilizce 13. Ünite (My Toys (Oyuncaklarım) Konu Anlatımı

Toys (My Toys) (Oyuncaklar (Benim Oyuncaklarım)) ünitesinde, oyuncakları tanımayı, renklerini söylemeyi, fiziki durumlarını anlatmayı vb. konuları öğreneceğiz.

Ünitenin kelimelerini öğrenelim: Toy horse (oyuncak at); toy tent (oyuncak çadır); jigsaw puzzle (parçalı bulmaca); teddy bear (oyuncak ayı); kite (uçurtma); toy lorry (truck) (oyuncak kamyon); marble(s) (misket(ler)); computer game(s) (bilgisayar oyunu(ları); skipping robe (atlama ipi); toy train (oyuncak tren); doll (oyuncak bebek); hula hoop (belde çember çevirme oyunu); doll house (oyuncak bebek evi); balloon(s) (balon(lar)); toy plane (oyuncak uçak); toy robot (oyuncak robot); toy bulldozer (oyuncak buldozer); toy armchair (oyuncak koltuk); toy horse (oyuncak at); toy ship (oyuncak gemi); toy helicopter (oyuncak helikopter); toy bicycle (oyuncak bisiklet); toy boat (oyuncak kayık); toy chair (oyuncak sandalye); toy soldier (oyuncak asker); toy bus (oyuncak otobüs); toy hammer (oyuncak çekiç); toy organ (oyuncak org); toy bed (oyuncak yatak); toy drum (oyuncak davul); toy table (oyuncak masa); toy piano (oyuncak piyano); toy telephone (oyuncak telefon); toy trumpet (oyuncak boru); toy sunglasses (oyuncak güneş gözlüğü); toy taxi (oyuncak taksi); skateboard (kaykay tahtası); ball (top); toy fire engine (oyuncak itfaiye arabası); toy lion (oyuncak aslan); light (hafif); heavy (ağır); thin (ince); thick (kalın); small (küçük); big (büyük); cheap (ucuz); expensive (pahalı); long (uzun); short (kısa); empty (boş); full (dolu); strong (kuvvetli); weak (zayıf); slow (yavaş); fast (hızlı); tall (uzun (boylu)); short (kısa (boylu)); clean (temiz); dirty (kirli).

My favourite toy is __________ . yapısı ile en çok sevdiğimiz oyuncak belirtilir.

My favourite toy is a toy telephone.

(En sevdiğim oyuncağım, telefondur.)

My favourite toy is a toy plane.

(En sevdiğim oyuncağım, uçaktır.)

My favourite toy is a toy armchair.

(En sevdiğim oyuncağım, koltuktur.)

My favourite toy is a dool.

(En sevdiğim oyuncağım, bebektir.)

Kişi sahip olduğu oyuncağı have got / has got kalıbı ile anlatır.

I have got a toy table.

(Ben, bir oyuncak masaya sahibim.)

Jack has got a toy lion.

(Jack, bir oyuncak aslana sahip.)

You have got a toy car.

(Sen, bir oyuncak taksiye sahipsin.)

Rose has got a doll.

(Rose, bir oyuncak bebeğe sahip.)

They have got red marbles.

(Onlar, kırmızı misketlere sahip.)

What colour is (are) __________ ? sorusu ile oyuncağın rengi öğrenilir.

What colour is your toy taxi?

(Oyuncak taksin ne renk?)

My toy car is yellow. 

(Oyuncak taksim sarı.)

What colour is your toy chair?

(Oyuncak sandalyen ne renk?)

My toy chair is brown.

(Oyuncak sandalyem kahverengi.)

What colour is her toy organ?

(Onun oyuncak orgu ne renk?)

Her toy organ is yellow and green.

(Onun oyuncak orgu, sarı ve yeşildir.)

What colour is his balloon?

(Onun balonu ne renk?)

His balloon is red.

(Onun balonu kırmızı.)

Have you got a new bicycle?

(Yeni bir bisikletin var mı?)

Yes, I have. (got a new bicycle).

(Evet, yeni bir bisikletim var.)

Have you got a big plane?

(Büyük bir uçağın var mı?)

No, I haven’t. (got a big plane).

(Büyük bir uçağım yok.)

Is your drum big or small?

(Davulun büyük mü yoksa küçük mü?)

My drum (it) is big. (Davulum büyük.)

Is your ball new or old?

(Topun büyük mü yoksa küçük mü?)

My ball (it) is new. (Topum yeni.)

Where ile nesnenin nerede olduğu sorulur.

Where is the ball?

(Top nerede?)

It is under the chair.

(Sandalyenin altında.)

Where is the toy hammer?

(Oyuncak çekiç nerede?)

It is in the toy toll box.

(Oyuncak alet kutusunun içinde.)

(Bu metnin her türlü yayın hakkı A. Hikmet İnce’ye aittir. Hiçbir şekilde alıntı yapılamaz ve başka bir yayında kullanılamaz. Aksi davranışta bulunanlar hakkında, hukuk büromuz her türlü yasal işlemi uygulayacaktır. Üçüncü kişilere duyurulur ...)