Was & Were ...
Was / Were
Geçmiş zamanda – mesela, dün, geçen ay, geçen hafta, vb. gibi – kişi(ler)nin veya varlığın konumu, durumu, bulunduğu yer, vb. hâllerini anlatan cümlelerde was / were kullanılır.
To be (olmak) fiilinin present (şimdiki zaman) hali am, is, are; past (di’li geçmiş) hali was ve were’dür. Was; I, he, she, it ile, were; you, we, they ile kullanılır. Örnekleri inceleyiniz.
| I was a baby six years ago. | (Ben, altı yıl önce bebektim.) |
| I was at the market yesterday. | (Ben, dün marketteydim.) |
| You were a student last year. | (Sen, geçen yıl öğrenciydin.) |
| You were very busy yesterday. | (Sen, dün çok meşguldün.) |
| He was born in England in 1564. | (O, 1564'de İngiltere'de doğdu.) |
| Hakan was the captain of our school team ten years ago. | (Hakan, on yıl önce okul takımımızın kaptanıydı.) |
| She was fifteen years old in this picture. | (O, bu resim (çekildiğinde) on beş yaşındaydı.) |
| She was at the zoo yesterday afternoon. | (O, dün öğleden sonra hayvanat bahçesindeydi.) |
| Her hair was black in those years. | (O yıllarda onun saçları siyahtı.) |
| My school was a small building with a big garden. | (Okulum, büyük bir bahçeli küçük bir binaydı.) |
| Your car was out of order last week. | (Araban geçen hafta bozuktu.) |
| You were at the library yesterday. | (Sen, dün kütüphanedeydin.) |
| You were naughty, but you were hardworking. | (Sen, yaramazdın, fakat çalışkandın.) |
| We were in class 6-E last year. | (Biz, geçen yıl 6-E sınıfındaydık.) |
| We were in the park two days ago. | (Biz, iki gün önce parktaydık.) |
| They were in a fast food restaurant yesterday. | (Biz, dün hazır yemek satan bir lokantadaydık.) |
| They were in the supermarket last weekend. | (Onlar, geçen hafta sonu süpermarketdeydi.) |
Bu yapıda olumlu bir cümle şöyle kurulur:
Subject + was / were + place expressions + time expressions.(Subject: özne; place expressions yer zarfı; time expressions: zaman zarfı; demektir.)
Geçmişte yaşayan ünlü kişilerin konumları ve durumları da bu yapı ile anlatılabilir. Örnekleri inceleyiniz.
| Ayhan Işık was a very famous film star. | (Ayhan Işık çok ünlü bir film yıldızıydı.) |
| William Shakespeare were a writer. | (William Shakespeare bir yazardı.) |
| Atatürk was the first president of Turkey. | (Atatürk, Türkiye'nin ilk cumhurbaşkanıydı.) |
| Atatürk's mother's name was Zübeyde Hanım. | (Atatürk'ün annesinin adı Zübeyde Hanım'dı.) |
| Mehmet Akif Ersoy was a poet. | (Mehmet Akif Ersoy bir şairdi.) |
| Metin Oktay was a footballer. | (Metin Oktay futbolcuydu.) |
| Marie Curie was a scientist. | (Marie Curie bilim insanıydı.) |
| Barış Manço was a singer. | (Barış Manço şarkıcıydı.) |
| İsmet İnönü was the second president of Turkey. | (İsmet İnönü, Türkiye'nin ikinci cumhurbaşkanıydı.) |
| Florence Nightingale was a nurse. | (Florence Nightingale hemşireydi.) |
| Neil Armstrong was an astronaut. | (Neil Armstrong astronot idi.) |
| The Beatles were pop stars. | (Beatles (grubu) pop (müzik) yıldızlarıydı.) |
| Was there a festival last month? | (Geçen ay bir festival var mıydı?) |
| Were you happy when you were a child? | (Çocukken mutlu muydun?) |
| Were there famous people at the concert last week? | (Geçen hafta konserde ünlü kişeler var mıydı?) |
| Were you in the canteen yesterday morning? | (Dün sabah kantinde miydin?) |
| Was your grandpa fat in 1995? | (Büyükbaban 1995'de şişman mıydı?) |
| Was there an interesting film on TV yesterday? | (Dün televizyonda ilginç bir film var mıydı?) |
| WasAyhan Işık a very famous film star? | (Ayhan Işık çok ünlü bir film yıldızı mıydı?) |
| Was your breakfast good? | (Kahvaltın iyi miydi?) |
Yardımcı fiiller, olumsuzluk eki not ile was + not = wasn’t; were + not = weren’t şeklinde birleşik yazılırlar. Bu yapı, cümleyi olumsuz yapar.
| I wasn’t at a camp last week. | (Geçen hafta kampta değildim.) |
| The shops weren't open last Sunday. | (Geçen pazar dükkânlar açık değildi.) |
| She wasn't tall, but she was very attractive. | (O, uzun boylu değildi, ama o çok çekici idi.) |
| You weren't very friendly to your brother. | (Sen, erkek kardeşine karşı sevecen değildin.) |
| Hakan wasn't at work two days ago, because he was ill. | (Hakan, iki gün önce işde değildi, çünkü hastaydı.) |
| My English exam wasn't difficult yesterday. | (Dünkü İngilizce sınavı zor değildi.) |
| I wasn’t good at football when I was young. | (Gençken, futbolda iyi değildim.) |
| We weren’t in England last week, but we are in England now. | (Biz, geçen hafta İngiltere'de değildik, ama şimdi İngiltere'deyiz.) |
| Sam and Sue weren't married last summer. | (Sam ve Sue, geçen yaz evli değildiler.) |
| There wasn't an interesting film on TV yesterday. | (Dün televizyonda ilginç bir film yoktu.) |
| Where were you born? | (Nerede doğdun?) |
| When were you born? | (Ne zaman doğdun?) |
| Who was the writer 'The National Turkish Anthem'? | (Türk millî marşının yazarı kimdi?) |
| What was Florence Nightingale's job? | (Florence Nightingale'nin mesleği ne idi?) |
| How tall were you last year? | (Geçen yıl boyun ne kadardı?) |
| How was the food? | (Yemek nasıldı?) |
| What was your favourite toy when you were a child? | (Çocukken en sevdiğin oyuncak neydi?) |
| How many children were there in your family? | (Ailende kaç çocuk vardı?) |
| Who was the first woman pilot in Turkey? | (Türkiye'deki ilk kadın pilot kimdi?) |
| Where were you last Ramadan Feast? | (Geçen ramazan bayramında neredeydin?) |
Yorumlarınız
çok güzel bir anlatım
çok güzel bir anlatım hocam allah razı olsun yarın sınavım var hayırlısıyla geçersem size dua edeceğim :)
cok güzel olmuş elınıze sağlık teşekkürler cok sagolun zaaa
çok güzel olmuş
Az bilgi vermiştir
Konu anlatımı
İngilizce konu anlatımı Türkçe anlamlarıyla birlikte, örnek cümleler ile anlatılmaktadır.